Panama Kanalı Kuraklıkla Mücadele Ediyor: Küresel Ticaret İçin Kritik Bir Dönem

Düzenleyen: Tetiana Martynovska 17

Panama Kanalı, küresel ticaretin önemli bir geçidi olarak işlevini sürdürürken, devam eden kuraklık ve El Niño döngüsünün etkileri nedeniyle ciddi bir su kıtlığıyla karşı karşıya kalmıştır. 13 Eylül 2025 itibarıyla Gatun Gölü'ndeki su seviyeleri kritik seviyelerin üzerinde seyretse de, günlük gemi geçişleri kuraklık öncesi ortalamaların altında kalmaya devam etmektedir. Bu durum, küresel tedarik zincirlerinde aksamalara yol açarak nakliye sürelerini ve maliyetlerini artırmaktadır.

Kanalın operasyonel kapasitesini etkileyen bu su azlığı, 2023-2024 döneminde yaşanan ve kanalın tarihinin en kurak dönemi olarak kayıtlara geçen olaylarla daha da belirginleşmiştir. Bilim insanları, bu kuraklığın temel nedeninin iklim değişikliği değil, El Niño olduğunu belirtmektedir. El Niño, Pasifik Okyanusu'ndaki deniz suyu sıcaklığının artmasıyla küresel hava düzenlerini bozan doğal bir döngüdür ve Panama'daki yağışları ortalamanın %26 altına düşürdüğü tahmin edilmektedir.

Bu zorlu durumla başa çıkmak için Panama Kanalı İdaresi (ACP), Rio Indio Nehri üzerinde bir baraj ve transfer tüneli inşa etmeyi amaçlayan Rio Indio Barajı projesini hayata geçirmeyi planlamaktadır. Projenin 2027'de başlaması ve yaklaşık altı yıl sürmesi beklenmektedir. Ancak bu önemli altyapı yatırımı, bir sonraki El Niño döngüsünün beklendiği 2027 yılına kadar faaliyete geçemeyecektir. Bu durum, kanalın yakın gelecekteki su sıkıntısı riskine karşı savunmasız kalabileceği anlamına gelmektedir.

Kanalın karşılaştığı su kısıtlamaları, bazı nakliyecileri Ümit Burnu gibi daha uzun ve maliyetli alternatif rotalara yöneltmeye zorlamaktadır. Bu durum, küresel ticaretin kırılganlığını ve iklim değişikliğinin altyapı üzerindeki etkilerini gözler önüne sermektedir. Panama Kanalı'nın küresel ekonomiye doğrudan ve dolaylı katkısı oldukça yüksektir; 2022'de Panama hazinesine yaklaşık 2,5 milyar dolar doğrudan katkı sağladığı ve GSYİH'nin %6'sından fazlasını oluşturduğu belirtilmektedir. Bu nedenle, kanalın sürdürülebilirliği ve operasyonel verimliliğinin korunması, hem Panama hem de dünya ekonomisi için büyük önem taşımaktadır.

Panama Kanalı'nın gelecekteki su güvenliğini sağlamak amacıyla başlatılan Rio Indio Barajı projesi, ülkenin su projeleri programının önemli bir parçasıdır. Bu proje, ülkenin nüfusunun yarısından fazlasının, çevredeki toplulukların ve kanal operasyonlarının su tedarikini garanti altına almayı hedeflemektedir. Proje, 1,6 milyar dolarlık bir bütçeye sahiptir ve yaklaşık altı yıl sürmesi planlanmaktadır. Bu yatırım, on yılın en önemli kamu yatırımlarından biri olarak görülmekte ve ülke çapında istihdam yaratması ve ekonomik büyümeye katkıda bulunması beklenmektedir. Ancak, projenin çevresel etkileri ve yerinden edilecek topluluklar konusunda endişeler de mevcut olup, bu durum projenin onay süreçlerinde tartışılmaya devam etmektedir.

Kanalın mevcut durumu, iklim değişikliğinin küresel ticaret altyapısı üzerindeki etkilerine dair önemli bir örnek teşkil etmektedir. Bu durum, adaptasyon stratejilerinin ve uzun vadeli planlamanın ne kadar kritik olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır. Bilimsel araştırmalar, El Niño'nun etkisinin 2023 yağışlarını yaklaşık %8 oranında azalttığını ve Panama'nın bu kadar kuru bir yağmur mevsimi geçirmesinin El Niño olmasaydı pek olası olmadığını göstermektedir. Bu veriler, iklimsel olayların etkilerini daha iyi anlamak ve bunlara karşı hazırlıklı olmak gerektiğini vurgulamaktadır.

Kaynaklar

  • WebProNews

  • CNBC

  • World Ports Organization

  • Foreign Policy

Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?

Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.