Gıda Hijyeninde Pestisit Kalıntılarını Azaltma Yöntemleri Küresel Odakta
Düzenleyen: Olga Samsonova
Biyokimyacı Astrid Armengol tarafından öne sürülen ve uluslararası alanda dikkat çeken yenilikçi meyve temizleme protokolleri, görünmez tehditler olarak nitelendirilen tarım ilacı kalıntılarını, küf sporlarını ve böcek yumurtalarını gidermeyi amaçlamaktadır. Bu yaklaşım, modern beslenme alışkanlıklarının merkezindeki bağırsak sağlığı ve mikrobiyota üzerindeki potansiyel olumsuz etkiler konusundaki artan küresel kaygılarla doğrudan ilişkilidir. Gıda güvenliği alanındaki bu gelişme, özellikle kabukları soyulamayan çilek veya üzüm gibi ürünlerin güvenli tüketimi açısından kritik bir öneme sahiptir ve tüketicilerin gıdalarını sofralarına güvenle ulaştırma çabalarını yansıtmaktadır.
Önerilen bu titiz temizlik tekniği, herkesin erişebileceği iki temel ev malzemesini, sodyum bikarbonat (kabartma tozu) ve beyaz şarap sirkesini kullanmaktadır. Bilimsel çalışmalar, özellikle sodyum bikarbonat çözeltisinde 12 ila 15 dakikalık bir bekleme süresinin, alkali eylemi sayesinde pestisitlerin yüzde 99'una kadarını ortadan kaldırmada yüksek etkinlik gösterebileceğini işaret etmektedir. Massachusetts Üniversitesi'nde yapılan araştırmalar, yüzde 1'lik sodyum bikarbonat çözeltisinin 15 dakika bekleme ile pestisit kalıntılarının yüzde 96'sını temizleyebildiğini ortaya koymuştur. Öte yandan, sirke kullanımı konusunda uzmanlar arasında farklı görüşler mevcuttur; bazı diyetisyenler sirkenin asidik yapısının yağ bazlı pestisit kalıntılarını çözmede yetersiz kalabileceğini belirtirken, Haliç Üniversitesi'nden Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Özerson Koç, sirke ile yapılan işlemlerin pestisit etkisini artırabileceği konusunda uyarıda bulunmuştur. Dr. Koç, bunun yerine yüzde 1'lik sodyum bikarbonat solüsyonunda bekletme ve ardından musluk suyuyla iyice durulama yöntemini tavsiye etmiştir.
Tarım ilacı kalıntıları, Dünya Sağlık Örgütü tarafından gıda güvenliği açısından izlenmesi gereken kimyasal maddeler olarak tanımlanmaktadır ve uzun vadede karaciğer, böbrek sağlığını etkileyebilir ve bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Pestisitler, tarımsal verimi artırmak amacıyla kullanılan kimyasal veya biyolojik maddeler olup; böcek öldürücüler, yabani ot kontrol ajanları ve mantar karşıtı ürünleri kapsamaktadır. Bu kimyasalların gıdalarda kalıntı bırakma riski, özellikle çilek, ıspanak, elma ve üzüm gibi yüzeyinde kalıntı taşıyabilecek ürünlerde dikkat gerektirmektedir. Gıda kaynaklı hastalıklardan dolayı dünya genelinde her yıl yaklaşık 420.000 kişi hayatını kaybetmektedir ve bu durum, iyi hijyen uygulamalarının önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.
Çiftlikten sofraya gıda güvenliği, küresel çapta önemli bir konu olmayı sürdürmektedir; Türkiye gibi Avrupa Birliği aday ülkeleri de Fasıl 12 kapsamında yasal uyumlaştırmalar gerçekleştirmiştir. Bu gelişmiş hijyen yöntemleri, sadece pestisitlere değil, aynı zamanda gıda kaynaklı hastalıklara yol açan patojen bakterilere karşı mücadelede de önem taşımaktadır. Bazı uzmanlar, en iyi sonucun, bol suyla mekanik yıkama, karbonatlı suda bekletme ve kabuk soyma gibi birden fazla yöntemin bir arada kullanılmasından elde edilebileceğini belirtmektedir. Küresel ölçekte gıda güvenliği, COVID-19 salgını sonrasında dahi temel bir öncelik olmaya devam etmiş; Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, 7,8 milyar nüfusa yetecek gıda olmasına rağmen 820 milyondan fazla insanın aç olduğunu belirterek gıda sistemlerinin başarısızlığına dikkat çekmiştir. Bu bağlamda, Armengol'ün öne sürdüğü gibi, tüketicinin gıdasını hazırlama sürecindeki titizliği, genel halk sağlığı ve beslenme güvencesi açısından stratejik bir rol üstlenmektedir.
16 Görüntülenme
Kaynaklar
Executive Digest - A leitura indispensável para executivos
Executive Digest
UAI
Diário do Estado
O Antagonista
Itatiaia
Bu konudaki diğer haberlere göz atın:
Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?
Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.
