Londra Metrosu Grevi Şehri Felç Etti, Alternatif Ulaşıma Talep Arttı
Düzenleyen: Tatyana Hurynovich
Londra Metrosu, RMT sendikasının başlattığı grev nedeniyle büyük ölçüde kullanılamaz durumda. 8 Eylül 2025 tarihinde başlayan ve 11 Eylül 2025 tarihine kadar sürmesi beklenen grev, şehirdeki ulaşımı felç ederken, alternatif ulaşım yöntemlerine olan talebi de artırdı. Bu durum, Londra ekonomisi için önemli bir mali yük oluşturuyor.
Grevin temelinde, RMT sendikasının mevcut 35 saatlik çalışma haftasının 32 saate indirilmesi yönündeki talebi yatıyor. Sendika, bunun yanı sıra ücretler, yorgunluk yönetimi ve vardiya düzenlemeleri gibi konuları da gündeme getiriyor. Londra Ulaşım (TfL) ise sendikanın çalışma saatlerini kısaltma talebinin karşılanamaz olduğunu belirterek, %3.4'lük bir maaş artışı teklifinde bulundu. Ancak sendika, bu teklifi yetersiz buluyor ve grev eylemlerine devam ediyor.
Bu grev, Londra ekonomisi üzerinde ciddi bir etkiye sahip. Ekonomik Araştırmalar ve İşletme Merkezi (CEBR) tarafından yapılan tahminlere göre, grevin doğrudan Londra ekonomisine maliyetinin yaklaşık 230 milyon sterlin (310 milyon dolar) olması bekleniyor. Bu rakama, dolaylı kayıplar da eklendiğinde maliyetin daha da artacağı öngörülüyor. UKHospitality gibi sektör temsilcileri de grevin üyeleri için günde yaklaşık 110 milyon sterlin kayba neden olduğunu belirtiyor.
Metro hizmetlerinin büyük ölçüde durmasıyla birlikte, Londra sakinleri ve ziyaretçiler alternatif ulaşım yollarına yönelmek zorunda kaldı. Elektrikli bisiklet paylaşım hizmetleri sunan Lime, Pazartesi sabahı yoğun saatlerde bir önceki haftaya göre %58'lik bir kullanım artışı bildirdi. Forest adlı başka bir bisiklet paylaşım şirketi ise sabah 7 ile 8 saatleri arasında yapılan sürüşlerde %100'lük bir artış kaydetti. Nehir ulaşım hizmetleri de yoğun talep gördü. Uber Boat by Thames Clippers, artırılmış seferler düzenleyerek hizmet verdiğini duyurdu.
Grevin etkileri sadece ulaşım ve ekonomiyle sınırlı kalmadı. Şehirdeki büyük etkinlikler de bu durumdan etkilendi. Grev nedeniyle ertelenen konserler ve diğer etkinlikler, hem katılımcılar hem de organizatörler için ek zorluklar yarattı. Turizm sektörü de, ziyaretçilerin şehir içinde ulaşım sağlamakta güçlük çekmesi nedeniyle olumsuz etkilendi.
Başbakan Keir Starmer'ın hükümeti, ekonomideki yaygın sanayi eylemlerini ele alma vaadiyle göreve gelmişti. Bu grev, hükümetin işçi anlaşmazlıklarını nasıl yöneteceğine dair bir sınav niteliği taşıyor. Hükümet, her iki tarafı da müzakere masasına dönmeye çağırarak bir çözüm bulunmasını teşvik ediyor. Bu durum, çalışma koşulları, ücretler ve çalışma saatleri gibi konuların işçi-işveren ilişkilerindeki önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Londra'nın ulaşım ağının bu denli büyük bir grevle sekteye uğraması, hem şehir halkı hem de ekonomi için önemli dersler içeriyor. Alternatif ulaşım yöntemlerinin bu denli talep görmesi, gelecekteki benzer durumlarda bu seçeneklerin daha da önem kazanacağını gösteriyor.
Kaynaklar
Reuters
Reuters
Reuters
ABC News
Financial Times
Gray Dawes Travel
Bu konudaki diğer haberlere göz atın:
Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?
Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.
