Suriye'nin geçici hükümeti, ülkenin ekonomik yeniden yapılanması kapsamında Katar'dan UCC Holding ile 4 milyar dolarlık Şam Uluslararası Havalimanı genişletme anlaşması, BAE'nin Ulusal Yatırım Şirketi ile 2 milyar dolarlık Şam metro sistemi projesi ve İtalya merkezli UBAKO ile 2 milyar dolarlık Şam'daki konut kuleleri projesi dahil olmak üzere yaklaşık 14 milyar dolarlık uluslararası yatırım anlaşması imzaladı. Bu anlaşmalar, ülkenin yaklaşan parlamento seçimleri öncesinde ekonomik toparlanma ve istikrar için önemli bir adım olarak görülüyor. Birleşmiş Milletler'in Suriye'nin savaş sonrası yeniden inşa maliyetini 400 milyar doların üzerinde tahmin ettiği göz önüne alındığında, bu yatırımlar ülkenin yeniden yapılanma çabalarına önemli bir katkı sağlayacak.
Suudi Arabistan, Temmuz 2025'te çeşitli sektörler için 6 milyar doların üzerinde yatırım taahhüdünde bulunurken, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 7 Ağustos 2025'te Cumhurbaşkanı Ahmet El-Şaraa ile yaptığı görüşmede Türkiye'nin Suriye'nin istikrarına ve yeniden inşasına verdiği desteği yineledi. Uluslararası yardım taahhütleri de yaklaşık 6,5 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Bu gelişmeler, Suriye'nin gelecekteki yönetişimini şekillendirecek olan parlamento seçimlerinin sorunsuz ve barışçıl bir şekilde gerçekleşmesinin önemini vurguluyor. Türkiye'nin güvenlik konularındaki katılımı, özellikle IŞİD bağlantılı gruplarla ilgili kampların yönetimi ve bölgesel güvenlik konuları, Suriye'nin istikrara giden yolunu etkileyen karmaşık jeopolitik ve güvenlik ortamını ortaya koyuyor. Bu yatırımlar, Suriye'nin altyapısını ve ekonomik yaşamını niteliksel olarak dönüştürme potansiyeli taşıyor ve ülkenin bölgesel ve uluslararası havacılık ağında yeniden aktif bir oyuncu olarak yerini almasına yardımcı olacak. Bu anlaşmalar, Suriye'nin yatırım için açık olduğunu ve müreffeh bir gelecek inşa etmeye kararlı olduğunu gösteren güçlü bir işarettir.