Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve müttefiklerinden oluşan OPEC+ grubu, küresel enerji piyasasında önemli bir adım atarak Kasım 2025 itibarıyla petrol üretimini günlük 137.000 varil artırma kararı aldı. Bu karar, grubun artan ABD kaya petrolü üretimi ve değişen küresel talep dinamikleri karşısında pazar payını yeniden kazanma stratejisinin bir parçası olarak görülüyor. Aynı zamanda, bu hamle, fiyat istikrarını koruma çabaları ile uzun vadeli enerji geçişi hedefleri arasında hassas bir denge kurma amacını taşıyor.
OPEC+'ın bu üretim ayarlaması, 2025 yılı boyunca gerçekleşen bir dizi kademeli artışın devamı niteliğinde, Mayıs ayında gerçekleşen 411.000 varil/günlük artış da dahil olmak üzere. Grubun, piyasa koşullarını dikkatle değerlendirerek ve esnek bir yaklaşım benimseyerek, fiyatların ani düşüşünü engellemeye çalıştığı belirtiliyor. Analistler, bu artışın ham petrol fiyatlarında büyük bir düşüşe neden olmayacağını, fiyatların 2025'in geri kalanında varil başına 75-85 dolar aralığında kalabileceğini öngörüyor. Ancak, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) gibi kuruluşlar, 2025'te küresel petrol arzında fazlalık oluşabileceği uyarısında bulunuyor, IEA'nın tahminlerine göre bu fazlalık 2025 yılında 500.000-600.000 varil/gün seviyesinde olabilir. IEA ayrıca, 2025 yılında küresel petrol talebinin 740.000 varil/gün artacağını ve küresel petrol arzının 2,7 milyon varil/gün artarak 105,8 milyon varil/güne ulaşacağını tahmin ediyor. ve bazı projeksiyonlar, fiyatların yıl sonuna doğru 59 dolar seviyelerine gerileyebileceğine işaret ediyor.
Bu gelişmeler, küresel enerji dönüşümü bağlamında da önemli. 2024 yılında enerji dönüşümüne yapılan yatırımlar bir önceki yıla göre %11 artışla rekor seviye olan 2,1 trilyon dolara ulaştı. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tahminlerine göre, 2025 yılında küresel enerji yatırımları rekor seviye olan 3,3 trilyon dolara ulaşacak ve bu miktarın yaklaşık üçte ikisi (2,2 trilyon dolar) yenilenebilir enerji kaynakları, nükleer enerji, şebekeler, enerji depolama ve düşük karbonlu yakıtlara yönlendirilecek. Bu durum fosil yakıt yatırımlarının gerilemesiyle birlikte enerji sektöründeki büyük değişimin altını çiziyor. Özellikle güneş enerjisi ve batarya depolama sistemleri gibi alanlarda yatırımlar artarken, petrol ve doğal gaz projelerine yapılan harcamalarda bir yavaşlama görülüyor, petrol ve doğal gaz üretimine yapılan yatırımların 2025 yılında %6, kaya petrolü üretimine yapılan yatırımların ise yaklaşık %10 oranında azalması bekleniyor.
ABD'nin kaya petrolü üretimindeki artış, küresel arz dinamiklerini şekillendiren önemli faktörlerden biri olmaya devam ediyor. 2009-2019 yılları arasında ABD'nin petrol üretimindeki %134'lük artış ve küresel pazardaki payının iki katına çıkması, bu değişimin boyutunu gözler önüne seriyor. OPEC+'ın bu stratejik hamlesi, hem mevcut enerji ihtiyaçlarını karşılama hem de geleceğin enerji sistemlerine uyum sağlama zorunluluğunu yansıtıyor. Grubun esnek üretim politikası ve piyasa koşullarına göre ayarlama yapabilme yeteneği, önümüzdeki dönemde petrol piyasasının istikrarı açısından kritik önem taşıyacak. Bu süreçte, enerji bağımlısı ekonomilerin sürdürülebilirliği ve küresel iklim hedeflerine ulaşma çabaları arasındaki hassas denge, yakından takip edilecek. IEA'ya göre, petrol talebi on yılın sonuna kadar artmaya devam edecek ve 2030 yılı sonuna kadar yaklaşık 105,5 milyon varil/gün seviyesinde bir platoya ulaşacak. 2024'ten 2030'a kadar küresel talep artışının 2,5 milyon varil/gün olması bekleniyor. Ancak, küresel üretim kapasitesinin 2030 yılına kadar talebi 5 milyon varil/günden fazla aşarak önemli bir arz fazlasına yol açması bekleniyor.
United States Oil Fund (USO) fonu, 5 Ekim 2025 tarihi itibarıyla hisse başına 71,71 dolardan işlem görmektedir.