Nazca Çizgileri Altında Daha Önce Bilinmeyen Yeraltı Şehri Doğrulandı

2025 yılının başlarında uluslararası bir arkeolog ekibi, Peru'daki ünlü Nazca Çizgileri'nin altında daha önce varlığı bilinmeyen geniş bir yeraltı şehrinin bulunduğunu kesin olarak doğruladı. Bu keşif, bölgenin tarihine dair mevcut anlayışı kökten değiştirme potansiyeli taşıyor. Ön kanıtlar, karmaşık yeraltı yapısının, yüzeydeki devasa jeogliflerin yaratılmasından daha eski olduğunu gösteriyor; bu durum, Nazca bölgesinde tahmin edilenden yüzyıllar önce gelişmiş, gizli bir medeniyetin varlığına işaret ediyor.

İlk tespitler, Peru Kültür Bakanlığı ile Cambridge Üniversitesi araştırmacılarının ortaklaşa uyguladığı ileri düzey Yer Radarı (GPR) teknolojisi kullanılarak gerçekleştirildi. GPR, elektromanyetik dalgaların yansımalarını analiz ederek tahribatsız yeraltı görüntülemesi sağlayan güvenilir bir yöntemdir. Cambridge Üniversitesi araştırmacıları, bu yöntemin kentsel alanların incelenmesinde daha önce de potansiyelini göstermişti. Haritalama çalışmaları, yeraltı kompleksinin birkaç kilometrekarelik bir alana yayıldığını ve karmaşık tünel ağları, odalar ve tören meydanları olabilecek yapıları içerdiğini ön tahminlerle ortaya koymaktadır.

Kültür Bakanlığı'ndan baş arkeolog Dr. Elena Vargas, yeraltındaki mimarinin erken dönem Paracas kültürüne ait özellikler sergilediğini, ancak bölge için ölçeğinin benzeri görülmemiş olduğunu belirtti. Paracas kültürü, M.Ö. 800 ile M.Ö. 100 yılları arasında var olmuştu. Dr. Vargas'ın işaret ettiği bu mimari benzerlikler, Nazca'dan önceki bir uygarlığın bölgedeki varlığına dair önemli bir bağlantı sunuyor. Ulaşılabilen en üst seviyede, bilinen Nazca veya Paracas eserlerinden farklı ikonografi taşıyan, sağlam durumdaki seramik kaplardan oluşan bir koleksiyon da önemli bir bulgu olarak kayıtlara geçti.

Bu devasa yeraltı yerleşiminin kesin amacı, küresel arkeoloji çevrelerinde yoğun bir gizem olarak kalmaya devam ediyor. Nazca halkı, M.Ö. 100 ile MS 600 yılları arasında bölgede gelişmiş ve Pukios adı verilen karmaşık yeraltı su kemerlerini inşa etmişlerdi. Yeni keşif, Nazca'nın sadece yüzeydeki jeogliflerle sınırlı bir kültüre ev sahipliği yapmadığını, aynı zamanda karmaşık bir yeraltı yaşam alanına da sahip olduğunu gösteriyor. Yüzeydeki Nazca Çizgileri'nin modern dünyaya yayılması 1930'lar ve 40'lardaki pilot raporlarıyla gerçekleşmişti.

Derin seviyelere erişim, yapısal bütünlük değerlendirmeleri ve özel koruma protokollerinin geliştirilmesi beklendiğinden geçici olarak kısıtlanmıştır. Bu durum, arkeologların bu yapıyı, Nazca'nın bilinen tarihinden önceki bir döneme ait olabilecek bir medeniyetin mirası olarak ele almasını gerektiriyor. Araştırmacılar, bu yeraltı şehrinin, Nazca'dan önce bölgede gelişen ve karmaşık mühendislik becerilerine sahip bir topluluğun kanıtı olabileceği hipotezi üzerinde durmaktadırlar. Bu keşif, Peru'nun kültürel mirasının anlaşılmasında yeni bir sayfa açarken, bölgedeki yasa dışı kazı faaliyetleri olan 'huaqueo' pratiklerinin de önemini vurgulamaktadır.