Grenada Güvercini Koruma Çabaları 2025'te Yoğunlaşıyor: Ulusal Hazinenin Geleceği

Grenada'nın ulusal simgesi ve dünyanın en nadir kuşlarından biri olan Grenada Güvercini (Leptotila wellsi), 2025 itibarıyla 140'ın altında birey kaldığı tahmin edilen kritik tehlike altındaki bir tür olmaya devam ediyor. Bu eşsiz kuşun varlığı, adanın kendine özgü kuru orman ekosisteminin sağlığının bir göstergesi olarak görülüyor ve korunması, bölgenin biyolojik çeşitliliğinin bütünlüğü için hayati önem taşıyor. Bu zorlu durum, türün geleceğini güvence altına almak amacıyla kapsamlı bir Eylem Planı'nın devreye alınmasını zorunlu kıldı.

Yeni başlatılan Koruma Eylem Planı, türün hayatta kalma mücadelesinde birden fazla cephede yoğunlaşan bir dizi stratejik adımı içeriyor. Planın temel direklerinden biri, güvercinlerin yaşam alanını genişletmek ve parçalanmış popülasyonları birleştirmek için kuru ormanların restorasyonudur. Bu alanlar, kentsel gelişim, yasadışı atık dökümü ve tarımsal faaliyetler nedeniyle son yıllarda ciddi şekilde bozulmaya uğradı. Türün yaklaşık %48'ini barındırdığı tahmin edilen Mt. Hartman Estate çevresindeki önerilen bir tatil köyü inşaatı, mevcut yaşam alanını önemli ölçüde azaltma tehdidi oluşturuyordu.

Türün karşılaştığı en büyük zorluklardan biri habitat kaybının yanı sıra istilacı avcılardır. Özellikle firavun fareleri (mongoose), güvercinlerin yumurtaları, yavruları ve yetişkinleri için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Geçmişte, Mt. Hartman'da sadece 18 aylık bir dönemde (2014-2015) 1.049 firavun faresi yakalanmış olması, sorunun boyutunu gözler önüne sermektedir. Bu nedenle, plan dahilinde, yırtıcı kontrol programlarının yeniden canlandırılması ve güçlendirilmesi kritik bir öncelik olarak belirlendi.

Güvercinin geleceğini sağlamlaştırmak için yasal korumaların sıkılaştırılması da sürecin ayrılmaz bir parçasıdır. Mt. Hartman Ulusal Parkı ve Perseverance Güvercin Koruma Alanı gibi mevcut koruma alanları, türün kalan habitatının yalnızca küçük bir kısmını güvence altına almaktadır. Bu alanlardaki sınır belirsizlikleri ve mevcut korumaların yetersiz uygulanması, tür üzerinde ek baskı yaratmaktadır. Bu hayati girişimler, Gaea Koruma Ağı liderliğinde ve Orman ve Milli Parklar Dairesi ile işbirliği içinde yürütülmektedir. Hükümetin, bu çevresel programları desteklemek amacıyla Uluslararası Kalkınma için OPEC Fonu ile yakın zamanda bir ortaklık imzalaması, ulusal kararlılığın bir göstergesidir.

Uzmanlar, bu türün korunmasının yalnızca bir kuş türünü kurtarmak anlamına gelmediğini, aynı zamanda Karayipler'in en hassas ekosistemlerinden biri olan kuru ormanların savunulması anlamına geldiğini vurgulamaktadır. Bu ikonik türün kurtarılma şansının hala var olduğu, her paydaşın (bilim insanları, hükümet, topluluklar ve turizm sektörü) kararlı bir şekilde hareket etmesiyle mümkün olabileceği belirtilmektedir.