2025 yılında, Mısır’daki Taposiris Magna tapınağının yakınında önemli bir arkeolojik keşif yapıldı; bu keşif, M.Ö. I. yüzyılda Kleopatra VII döneminde aktif olduğu düşünülen batık bir limanı ortaya çıkardı. Bu buluntu, Dr. Kathleen Martínez liderliğinde, Ulusal Pedro Henríquez Ureña Üniversitesi, okyanograf Robert Ballard ve Dr. Larry Mayer (New Hampshire Üniversitesi) işbirliğiyle gerçekleştirildi ve Antik Mısır’ın deniz ticareti ile Roma ile olan bağlantılarına dair yeni bakış açıları sunuyor.
Kazılarda, bu limanın aktif bir ticaret merkezi olduğunu gösteren amforalar, demir ve taş iskeleler gibi çeşitli büyüklükte önemli yapısal unsurlar gün yüzüne çıkarıldı. Bulunan objeler, korallı resiflerle korunan bir iç limanın varlığına işaret ediyor. Araştırmalar, eski kıyı hattının günümüz kıyısından yaklaşık 4 km uzakta olduğunu gösteriyor. Bu kalıntılar, 2022’de keşfedilen ve tapınağı Akdeniz’e bağlayan 1.305 metre uzunluğunda bir yeraltı tüneli gibi bölgedeki önceki buluntuları tamamlıyor.
Taposiris Magna, İskenderiye’nin yaklaşık 50 km batısında stratejik öneme sahip bir şehir olarak konumlanmıştı; bölgenin göl ve liman ağlarında giriş noktası ve aktarma merkezi işlevi görüyordu. Şehrin refahı, antik dönemde zengin bir bölge olan Mareotis’in konumu sayesinde sağlanıyordu. Taposiris Magna, özellikle Romalı döneminde başlatılan liman düzenleme programını ortaya çıkaran bir Fransız keşif misyonu tarafından da kapsamlı şekilde incelenmiştir. Şehir, M.Ö. 280–270 yılları arasında II. Ptolemaios Philadelphos tarafından kurulmuştur.
Şehrin adı, “Osiris’in Büyük Mezarı” anlamına gelir ve bu, dini önemini yansıtmaktadır. Bu keşifler, Taposiris Magna’nın Kleopatra döneminde hem bir dini merkez hem de deniz ticaretinin önemli bir kavşağı olduğunu göstermektedir.
Sonar taramaları ve 3D haritalama gibi ileri teknolojilerin kullanımı, bu su altı yapıların tespitinde belirleyici oldu ve modern teknolojinin arkeolojik araştırmalardaki kritik rolünü vurguladı. Bu ilerlemeler, batık alanları ve içerdikleri kalıntıları daha iyi anlamamıza olanak tanıyor.
Bu keşifler, Antik Mısır’ın bir deniz gücü olarak anlaşılmasını zenginleştiriyor ve komşu kültürlerle etkileşimlerini aydınlatıyor. Taposiris Magna alanı, Mısır’ın denizcilik faaliyetlerinin karmaşık yönlerini ve bunların Akdeniz havzasındaki önemini ortaya çıkarmaya devam ediyor.