İsrail ve Hamas Arasında Gazze'de Tarihi Ateşkes: 10 Ekim 2025'te Uygulama Başladı

Düzenleyen: Татьяна Гуринович

10 Ekim 2025 tarihinde, takvimler tam olarak yerel saatle öğlen 12:00'yi gösterdiğinde, Gazze Şeridi'nde uzun zamandır beklenen ve bölgenin kaderini etkileyecek olan ateşkes anlaşması resmen yürürlüğe girdi. Bu anlaşma, çatışmanın temel tarafları olan İsrail Savunma Kuvvetleri (TSAHAL) ile Filistinli Hamas hareketi arasında sağlandı. Bu kritik dönüm noktası, aylardır süren zorlu müzakerelerin ve Amerika Birleşik Devletleri, Mısır, Katar ve Türkiye gibi kilit aktörlerin üstlendiği yoğun diplomatik çabaların bir sonucudur. Ulaşılan bu zorlu uzlaşma, sadece silahların susmasını değil, aynı zamanda bölgedeki durumu istikrara kavuşturmayı hedefleyen kapsamlı düzenlemelerin uygulama aşamasına geçişini ve yıkıcı aktif çatışma evresinin sona erdiğini işaret etmektedir.

TSAHAL tarafından yapılan resmi açıklamaya göre, İsrail birlikleri, barış sürecinin ilk aşaması olarak belirlenen ve ABD Başkanı Donald Trump tarafından başlatılan geniş kapsamlı barış planı çerçevesinde, önceden belirlenmiş operasyonel hatlara derhal yeniden konuşlanma sürecine başladı. TSAHAL Sözcüsü Avihay Adraee, kuvvetlerin geri çekilme adımlarının atıldığını açıkça teyit etti. Ancak, bölgedeki hassasiyet göz önüne alınarak, İsrail Savunma Kuvvetleri Güney Komutanlığı, herhangi bir ani ve doğrudan tehdide karşı operasyonel hazırlığını en üst düzeyde tutmaya devam ettiğini bildirdi. Bu arada, Gazze'deki idari yapı olan İçişleri Bakanlığı, halkın güvenliğini ve düzeni yeniden tesis etmek amacıyla, İsrail birimlerinin boşalttığı kritik bölgelerde kendi güvenlik güçlerini konuşlandırdığını duyurdu.

İsrail hükümeti tarafından onaylanan ve bölgede yeni bir sayfa açmayı amaçlayan anlaşmanın temelini, İsrail kuvvetlerinin aşamalı olarak Gazze'den çekilmesi ve karşılıklı olarak tutuklu takası oluşturmaktadır. Hamas tarafı, hareketin temsilcisi Halil el-Hayya aracılığıyla, arabulucu devletlerden, savaşın tamamen ve kesin olarak sonlandırılacağına dair kesin güvenceler aldıklarını kamuoyuna duyurdu. Tutuklu takası kapsamında, İsrail devleti, ömür boyu hapis cezası çeken 250 Filistinli mahkumu serbest bırakmayı kabul etti. Ayrıca, 7 Ekim 2023 tarihinden sonra gözaltına alınan 1700 kişi de serbest bırakılacak; bu grubun içinde istisnasız tüm kadın ve reşit olmayan tutuklular yer almaktadır.

Bu geniş kapsamlı serbest bırakmaların karşılığında, anlaşmanın resmi onayını takip eden 72 saatlik kritik bir süre zarfında, Hamas'ın elinde kalan tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılması beklenmektedir. ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı kısa ancak etkili bir paylaşımda, "72 saatlik rehinelerin serbest bırakılması süresi zaten başladı," ifadelerini kullanarak sürecin ne kadar acil ve geri dönülmez olduğunu vurguladı. Bu 72 saatlik pencere, hem insani hem de diplomatik açıdan büyük önem taşımakta olup, anlaşmanın başarısının ilk ve en hassas testini teşkil etmektedir.

Ateşkes mutabakatı, insani krizin hafifletilmesi amacıyla atılacak önemli adımları da içermektedir. Bunlar arasında, tam ölçekli insani yardım sevkiyatının derhal başlatılması ve Gazze'ye giriş çıkışlar için hayati önem taşıyan Refah Sınır Kapısı'nın her iki yönde de kesintisiz olarak yeniden faaliyete geçirilmesi bulunmaktadır. Uluslararası camia, bu gelişmeyi bölgede kalıcı barışa ulaşma yolunda atılmış son derece umut verici bir adım olarak değerlendirdi. Gürcistan Başbakanı Irakli Kobakhidze dahil olmak üzere birçok lider, diplomasinin bu çözümdeki belirleyici ve vazgeçilmez rolünü özellikle takdir ettiklerini belirtti. Anlaşmaya tam olarak uyulmasını denetlemek ve sürecin şeffaflığını sağlamak amacıyla, uluslararası bir izleme grubuna katılmak üzere Amerikan askeri personelinin bölgeye intikal etmesi öngörülmektedir.

Kaynaklar

  • Noticias de Norte de Santander, Colombia y el mundo

  • Al Jazeera

  • ABC News

  • Al Jazeera

Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?

Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.