Avrupa Adalet Divanı, 11 Eylül 2025 tarihinde, Avrupa Komisyonu'nun Macaristan'ın Paks nükleer santrali genişletme projesi için onayladığı devlet yardımını iptal etme kararı aldı.
Mahkeme, Komisyon'un, Macaristan ile Rusya arasındaki anlaşmanın AB'nin ihale kurallarına uygunluğunu yeterince incelemediği sonucuna vardı. Bu karar, büyük ölçüde Rus devlet kredisiyle finanse edilen ve Macaristan ile Rusya arasında barışçıl nükleer işbirliği anlaşmasının bir parçası olan proje için önemli bir gelişme olarak görülüyor.
Avusturya, daha önce bu devlet yardımına itiraz etmiş ve başvurusu AB Genel Mahkemesi'nde reddedilmişti. Ancak Avrupa Adalet Divanı'na yapılan temyiz başvurusunda haklı bulundu. Bu temyiz, devlet yardımına ilişkin kararlarda, özellikle yabancı ortakların dahil olduğu büyük altyapı projelerinde, AB ihale mevzuatına uyumun titizlikle doğrulanmasının kritik önemini vurguladı.
Rus devlet nükleer şirketi Rosatom, uluslararası güvenlik standartlarına ve sözleşmesel yükümlülüklerine bağlı kalarak projeye olan bağlılığını sürdürdüğünü belirtti. Rosatom'un bu konudaki taahhüdü, projenin geleceği hakkında soru işaretleri barındırsa da, uluslararası nükleer işbirliği alanındaki dinamikleri gözler önüne seriyor.
Paks Nükleer Santrali'nin mevcut iki reaktörünün hizmet ömrü 2032 ve 2037 yıllarına kadar uzatılmış durumda ve ülkenin enerji arzının önemli bir bölümünü karşılıyor. Yeni reaktörlerin devreye girmesiyle bu oranın ikiye katlanması hedefleniyor. Macaristan'ın enerji güvenliği stratejisinin temel taşlarından biri olarak görülen Paks projesinin bu hukuki süreçten nasıl etkileneceği merak konusu.
Mahkemenin kararı, AB üye devletlerinin enerji projelerinde ulusal ve uluslararası hukuka uyum konusunda daha dikkatli olmaları gerektiği mesajını veriyor ve gelecekteki benzer projeler için emsal teşkil edebilir.