Bilim insanları, kasırgaları daha iyi anlamak ve tahmin etmek amacıyla yenilikçi okyanus sensörleri kullanıyor. Deniz Kuvvetleri Araştırma Ofisi (ONR) tarafından finanse edilen SASCWATCH programı, aşırı hava olayları sırasında hava-deniz etkileşimleri hakkında kritik veriler toplamak için bir sensör ağı kullanıyor. Bu teknoloji, kasırgaların oluşumu ve yoğunluğu hakkındaki tahminleri önemli ölçüde iyileştirme potansiyeli taşıyor.
Bu gelişimin merkezinde, kompakt ve uçak konuşlu bir şamandıra olan Hava Yoluyla Fırlatılan Otonom Mikro Gözlemci (ALAMO) yer alıyor. Bu ALAMO şamandıraları, gelişmekte olan kasırgaların içinde ve çevresinde gerçek zamanlı veri sağlayarak, kısa vadeli olguların incelenmesindeki bilgi boşluklarını dolduruyor. Hava konuşumlu bu şamandıralar, kasırga avcısı uçakları tarafından konuşlandırılabildikleri için, özellikle kısa süreli olayları incelemek için idealdir ve gemilerin yavaş hareket eden gemilere kıyasla hızlı konuşlandırma olanağı sunar. Bu yeni nesil okyanus izleme teknolojisi, geleneksel Argo şamandıralarından gelen verilerle birlikte, kasırga oluşumu ve yoğunluk tahminlerinde önemli bir ilerleme sağlıyor. Bu yeni verilerin tahmin modellerine entegrasyonu, bu güçlü fırtınalar için hazırlık ve müdahale stratejilerini geliştirmeyi amaçlıyor.
Deniz Kuvvetleri Araştırma Ofisi'nin (ONR) desteğiyle yürütülen bu tür programlar, kasırgaların davranışlarını daha iyi anlamak için kritik öneme sahip hava-deniz etkileşimlerini incelemeye odaklanıyor. Woods Hole Oşinografi Enstitüsü'nden (WHOI) araştırmacılar, hava-deniz akışlarının, özellikle yüksek rüzgar koşullarında yüzey dalgaları, okyanus akıntıları ve atmosferik türbülans gibi faktörleri nasıl etkilediğini anlamak için çalışıyor. Bu tür araştırmalar, kasırgaların yoğunluğunu tahmin etmedeki mevcut zayıflıkları gidermeye yardımcı oluyor. Bilim insanları, bu sensörlerden elde edilen verileri kullanarak, kasırgaların neden olduğu okyanusun soğumasını ve bunun fırtınanın yoğunluğu üzerindeki etkisini daha iyi anlamayı hedefliyor. Bu veriler, kasırga tahmin modellerini iyileştirmek ve böylece toplulukların bu yıkıcı olaylara karşı daha hazırlıklı olmalarını sağlamak için kullanılıyor. Örneğin, 2017'de Hurricane Irma ve Florence kasırgaları sırasında konuşlandırılan ALAMO şamandıraları, kasırgaların geçişi sırasında okyanusun üst katmanlarındaki sıcaklık, tuzluluk ve basınç ölçümleri yaparak önemli veriler sağladı. Bu tür veriler, kasırgaların yoğunluğunu tahmin etmedeki belirsizliği azaltmaya yardımcı oluyor ve bu da daha doğru uyarılar ve daha iyi hazırlık anlamına geliyor.