São Tomé ve Príncipe, Gine Körfezi'ndeki deniz ekosistemlerini koruma adına önemli bir adım atarak sekiz yeni Deniz Koruma Alanı (DKA) kurdu. Eylül 2025'te yürürlüğe giren bu düzenleme ile yaklaşık 93 kilometrekarelik kıyı habitatı koruma altına alınmış oldu. Bu adım, ülkenin deniz biyoçeşitliliğini koruma, balıkçılık topluluklarının gıda güvenliğini sağlama, geleneksel balıkçılık kültürlerini muhafaza etme ve iklim değişikliğinin etkilerine karşı dayanıklılığı artırma hedeflerini taşıyor.
Yeni oluşturulan koruma alanları, balıkçılık ve kaynak toplamanın yasak olduğu sınırlı bölgeler ile yalnızca yetkili ekipmanlara sahip geçimlik balıkçılara açık sürdürülebilir kullanım bölgelerini kapsayacak şekilde tasarlandı. Bu gelişme, São Tomé ve Príncipe'nin deniz kaynaklarının korunması ile yerel toplulukların geçim kaynaklarının dengelenmesi açısından büyük önem taşıyor.
Afrika'nın Galápagos'u olarak da bilinen São Tomé ve Príncipe, zengin biyoçeşitliliğe sahip bir takımada. Bu yeni düzenlemelerle ülkenin deniz ekosistemlerinin sağlığının iyileştirilmesi amaçlanıyor. Gine Körfezi'ndeki bu girişim, bölgedeki diğer ülkeler için de bir örnek teşkil ediyor. Sekiz Afrika ülkesi, deniz alanlarının %100'ünü sürdürülebilir bir şekilde yönetme ve Yasadışı, Raporlanmayan ve Kayıt Dışı (YRK) balıkçılıkla mücadele etme taahhüdünde bulunmuş durumda.
Deniz Koruma Alanları'nın kurulması, balık stoklarının yenilenmesini teşvik ederek ve deniz biyoçeşitliliğini koruyarak hem çevreyi güvence altına almakta hem de balıkçılığın ekonomik sürdürülebilirliğini güçlendirmektedir. Araştırmalar, iyi tasarlanmış DKA'ların çevresindeki avlanma oranlarında ortalama dört kat artış gözlemlemiştir. Bu durum, korunan alanlardan kaynaklanan "yayılma etkisi" sayesinde balıkçılık verimliliğini artırarak yerel topluluklara önemli sosyo-ekonomik faydalar sağlamaktadır.