Nadir Toprak Mineralleri Zirvesi Gölgesinde Kazakistan, İbrahim Anlaşmalarına Katıldı
Düzenleyen: Tatyana Hurynovich
Kazakistan Cumhuriyeti, 6 Kasım 2025 tarihinde, İbrahim Anlaşmaları kompleksine katılma niyetini resmi olarak ilan etti. Bu dikkat çekici açıklama, ABD'de, Başkan Donald Trump'ın beş Orta Asya ülkesinin liderlerini ağırladığı yüksek düzeyli bir zirve sırasında yapıldı. Söz konusu karar, Astana'nın dış politika yöneliminde köklü bir değişimi ve tüm bölgenin stratejik önceliklerinin yeniden değerlendirilmesini simgeliyor.
Beyaz Saray'daki zirvenin merkezi konusu, diplomatik ilerlemelerin ötesinde, ABD'nin Orta Asya'nın zengin rezervlerine sahip olduğu nadir toprak minerallerine stratejik erişimini sağlamlaştırmaktı. Savunma sanayileri ve çığır açan teknolojiler için kritik öneme sahip olan bu kaynaklar, jeopolitik rekabetin odağında bulunuyor. Washington, bu alanda Çin'in üretim ve işleme üzerindeki baskınlığını azaltmayı amaçlıyor. Nadir toprak metallerini “yeni petrol” olarak adlandıran Kazakistan için bu hamle, ekonomik bağlarını çeşitlendirme ve Rusya ile Çin dahil olmak üzere geleneksel ortaklara olan bağımlılık düzeyini düşürme imkanı sunuyor.
Kazakistan'ın, İsrail ile bir dizi Arap/Müslüman devlet arasındaki ilişkileri normalleştirmeyi hedefleyen anlaşmalara dahil olması, derin bir sembolik değer taşıyor. Astana ve Kudüs arasındaki diplomatik ilişkiler 1992 yılından bu yana kurulmuş olsa da, uzmanlar bu adımın, Ekim 2023 olaylarından sonra gözlemciler tarafından bir miktar zayıfladığı düşünülen İbrahim Anlaşmaları girişimini yeniden canlandırmayı hedeflediğini belirtiyor. Başkan Trump, Kazakistan'ın kendi ikinci başkanlık dönemi sırasında bu formata katılan ilk ülke olduğunu vurgulayarak, bu genişleme sürecinin devam edeceğinin sinyalini verdi.
Bu diplomatik manevra, Kazakistan'ın tüm kilit küresel oyuncularla, Orta Doğu devletleri ve İsrail dahil olmak üzere, dengeli bir diyalog sürdürmeyi amaçlayan çok vektörlü politikasının doğal bir devamı olarak değerlendiriliyor. 2020-2021 yıllarında başlatılan ve halihazırda BAE, Bahreyn, Fas ve Sudan'ın da üyesi olduğu bu anlaşmalara katılım, Astana'yı Orta Doğu ile Orta Asya arasında önemli bir bağlantı noktası olarak konumlandırıyor. Bu durum, savunma işbirliği, siber güvenlik, enerji ve ileri tarım teknolojileri gibi alanlarda yeni ortaklık ufukları açıyor.
Bu jeopolitik kayma, geçmişin jeopolitikçilerinin “dünyanın kalbi” olarak nitelendirdiği bölgede ABD çıkarlarının aktif bir şekilde ilerletildiği bir dönemde gerçekleşmektedir. Trump yönetimi, Çin'in “Kuşak ve Yol” girişimine karşı bir alternatif sunarak, ikinci dönemin ilk altı ayında beş Orta Asya ülkesiyle toplam 12,4 milyar dolarlık ticari anlaşmalar imzalamıştır. Gözlemciler, İsrail ile ilişkilerin derinleştirilmesinin, Filistin meselesinin hassasiyeti nedeniyle Müslüman dünyasında farklı tepkilere yol açabileceğine dikkat çekiyor. Ancak, bölge ülkeleri için bu, ulusal güvenliği pekiştirme ve ileri teknolojilere erişim sağlama, böylece küresel süreçlerde daha fazla bağımsızlık kazanma fırsatı sunmaktadır.
Kaynaklar
News18
Kazakhstan, which already recognises Israel, to join ‘Abraham Accords’
Kazakhstan will join the Abraham Accords with Israel in symbolic move to boost the Trump initiative
Kazakhstan to join Abraham Accords at Central Asia summit, says US official
Why Kazakhstan's decision to join Abraham Accords holds geopolitical significance
Kazakhstan to Join Abraham Accords
Bu konudaki diğer haberlere göz atın:
Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?
Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.
