9 Ekim 2025 tarihinde, İsrail ve Hamas, Gazze'de kalıcı bir çözüm yolunda atılmış kritik bir adım olarak, ateşkes anlaşmasının ilk aşamasının uygulanması konusunda mutabık kaldı. Bu gelişme, bölgede on binlerce can kaybına ve derin bir insani krizin yaşanmasına neden olan çatışmaların seyrini değiştirme potansiyeli taşıyor. Anlaşmanın resmi imzası, küresel aktörlerin sürece verdiği önemi gösterir şekilde, İtalyan saatine göre 11:00'de gerçekleştirilecekti.
ABD Başkanı Donald Trump, bu mutabakatı Truth platformu üzerinden duyurarak, tüm esirlerin yakında serbest bırakılacağını ve İsrail'in belirlenen bir hat boyunca askerlerini geri çekeceğini teyit etti. Beyaz Saray kaynakları, Hamas'ın İsrailli esirleri önümüzdeki Pazartesi günü, hatta daha erken bir tarihte serbest bırakmaya başlayabileceğini öngördü. Uygulama takvimi, İsrail'in 'evet' oyu sonrası 24 saat içinde belirlenen hatta çekilmesini, ardından Hamas'ın mümkünse daha erken olmak üzere 72 saatlik bir süreçte esirleri serbest bırakmasını içeriyor. İlk aşamanın temel şartları arasında, Hamas'ın eş zamanlı olarak 20 İsrailli esiri salıvermesi ve buna karşılık İsrail'in 72 saat içinde 2.000 Filistinli tutukluyu serbest bırakması bulunuyor. Bu takas, gerilimin düşürülmesi ve insani durumun hafifletilmesi açısından büyük bir katalizör olarak görülüyor.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, bu önemli anda X platformu üzerinden peygamber Yeremya'dan bir alıntı yaparak, İsrail'in kalbinin esirler ve aileleriyle birlikte attığını ifade etti ve bu jest krizin insani boyutuna yapılan vurguyu güçlendirdi. İtalyan Dışişleri Bakanı Antonio Tajani de ABD planını X'te destekleyerek bu haberi 'mükemmel' olarak nitelendirdi ve barışın yakın olduğunu belirtti. Tajani, İtalya'nın ateşkesin sağlamlaştırılması, bölgeye yardım ulaştırılması ve Gazze'nin yeniden inşası süreçlerine katılmaya hazır olduğunu doğruladı; hatta Filistin'in yeniden birleşmesini sağlayacak uluslararası bir barış gücü kurulması halinde askeri personel gönderme niyetlerini de dile getirdi. Bu yapıcı tutum, bölgedeki diplomatik çabaların geniş yelpazesini gösteriyor.
Ancak, bu umut verici duyurulara rağmen sahadaki durum gerginliğini korudu. Gaza Sivil Savunma birimleri, ateşkes kararının ardından İsrail'in bazı bölgelere baskınlar düzenlediğini rapor etti. Sivil Savunma yetkilisi Mohammed al-Mughayyir, Kuzey Gazze ve Gazze Şehri'nde yoğun İsrail baskınlarının haberini geçti. Bu durum, anlaşmanın tam olarak uygulanmasının tüm tarafların işbirliğine ve taahhütlerine bağlı olduğunun acı bir hatırlatıcısı niteliğindedir.