Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DKC) hükümeti ile M23 isyancı grubu arasındaki barış görüşmeleri, 18 Ağustos 2025 tarihi itibarıyla ilerleme kaydedemeyerek durma noktasına geldi. Doha, Katar'da yürütülen müzakerelerin bu tarihe kadar bir anlaşmaya varılamaması, doğu Kongo'daki uzun süredir devam eden çatışmayı sona erdirmeyi amaçlayan sürecin başarısızlıkla sonuçlanabileceği yönündeki endişeleri artırdı.
M23 isyancıları, 2025 yılının başlarında Goma ve Bukavu şehirlerini ele geçirerek binlerce kişinin ölümüne ve geniş çaplı yerinden edilmeye neden olmuştu. Taraflar, 19 Temmuz 2025'te Doha'da imzaladıkları prensipler beyannamesiyle 8 Ağustos'a kadar müzakerelere başlamayı kabul etmişlerdi. Ancak M23, müzakerelerin ilerlemesi için öncelikle esirlerin serbest bırakılmasını şart koşarken, Kongo hükümeti arabulucuların sunduğu taslak anlaşmayı inceleme sürecinde. Süreye rağmen görüşmelerin devam etmesi bekleniyor.
Bu arada, Amerika Birleşik Devletleri, çatışma mineralleri ticaretine karışan PARECO silahlı grubuna ve ilgili şirketlere yaptırımlar uyguladı. Hazine Bakanlığı'nın 12 Ağustos 2025'te duyurduğu bu adımlar, silahlı grupların finansmanını kesmeyi ve kaynak sömürüsünü durdurmayı hedefliyor. Rubaya maden sahasını 2022-2024 yılları arasında kontrol eden PARECO-FF grubu, yasa dışı madencilik, zorla çalıştırma ve sivillere yönelik şiddet eylemleriyle suçlanıyor. Yaptırımlar, grubun ABD'deki varlıklarını donduruyor ve tüm işlemleri yasaklıyor.
Bölgedeki durum oldukça değişkenliğini koruyor; taraflar birbirlerini ateşkes ihlaliyle suçluyor. Uluslararası toplum, ateşkes anlaşmalarına uyulması ve sürdürülebilir bir barışın sağlanması için çaba gösterilmesini talep ediyor. M23'ün 2021'deki yeniden canlanmasından bu yana, çatışmalar Doğu Kongo'da büyük bir insani krize yol açtı. Birleşmiş Milletler'e göre, Temmuz 2025'te M23 tarafından öldürülen 319 sivil, grubun 2022'deki yeniden ortaya çıkışından bu yana belgelenen en yüksek sivil ölüm sayısı olarak kayıtlara geçti. Bu şiddet olayları, Doha'da imzalanan ateşkes anlaşmasına rağmen devam ediyor ve bölgedeki milyonlarca insanı yerinden ediyor.