Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 12 Eylül 2025'te İsrail ve Filistin arasındaki iki devletli çözümü canlandırmayı amaçlayan "New York Bildirgesi"ni kabul etti. Fransa ve Suudi Arabistan'ın sunduğu karar, Hamas'ın barış sürecinden dışlanmasını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Bildirge, Hamas'ın tüm rehineleri serbest bırakmasını ve 7 Ekim'deki saldırılarını kınayarak, Gazze'deki savaşın sona erdirilmesi ve iki devletli çözüm temelinde kalıcı bir barışın sağlanması için kolektif eylem çağrısında bulunuyor. Ayrıca, Hamas'ın Gazze'deki yönetimini sonlandırması ve silahlarını Filistin Yönetimi'ne devretmesi gerektiği belirtiliyor. Bu adım, egemen ve bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulmasının önünü açmayı hedefliyor.
Bu oylama, 22 Eylül'de New York'ta düzenlenecek ve Riyad ile Paris'in eş başkanlık edeceği BM zirvesi öncesinde gerçekleşti. Zirvede, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Filistin devletini resmen tanıması bekleniyor. Uluslararası Kriz Grubu BM Direktörü Richard Gowan, Genel Kurul'un Hamas'ı doğrudan kınayan bir metni desteklemesinin önemli olduğunu, ancak İsraillilerin bunu yetersiz bulabileceğini belirtti. Gowan, bu adımın, Filistin'i destekleyen devletlerin Hamas'ı örtülü olarak onayladıkları yönündeki İsrail suçlamalarına karşı bir kalkan görevi göreceğini de ekledi.
Yaklaşık BM üye devletlerinin dörtte üçü, 1988'de ilan edilen Filistin Devleti'ni tanıyor. Ancak, Gazze'deki devam eden savaş ve İsrail'in yerleşim genişletme politikaları nedeniyle bağımsız bir Filistin devleti için zamanın daraldığına dair endişeler artıyor. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Filistin devletinin kurulmasını engelleme konusundaki kararlılığını sürdürürken, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın ABD'den vize alamama ihtimali de zirve öncesi belirsizlik yarattı.
"New York Bildirgesi", Filistin sivil halkını desteklemek ve Filistin Yönetimi'nin güvenlik sorumluluklarını kolaylaştırmak amacıyla BM Güvenlik Konseyi yetkisi altında geçici bir uluslararası istikrar misyonu konuşlandırılmasını da öneriyor. Bu uluslararası çaba, İsrail-Filistin çatışmasına barışçıl bir çözüm bulma yönündeki birleşmiş iradeyi simgeliyor.