Maersk'in petrol ticareti CEO'su Emma Mazhari, 9 Eylül 2025'te Singapur'da düzenlenen Asya Pasifik Petrol Konferansı'nda (APPEC) küresel petrol piyasalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Mazhari, küresel petrol talebindeki mütevazı büyüme ve OPEC+'nın üretim artışı kararlarının petrol fiyatları üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturabileceği endişesini dile getirdi.
Özellikle OPEC+'nın Ekim 2025'ten itibaren günlük 137.000 varil petrol üretimini artırma planının piyasa dengelerini bozabileceğini belirten Mazhari, bu artışın grubun önceki üretim kesintilerini tersine çevirme ve pazar payını yeniden kazanma stratejisinin bir parçası olduğunu ifade etti. Bu durumun küresel petrol dengelerinde istikrarsızlığa ve fiyatlarda düşüş eğilimine yol açabileceği konusunda uyarıda bulundu. Analistler de OPEC+'nın bu hamlesinin, piyasa payını koruma stratejisinin bir göstergesi olduğunu ve Brent petrolü gibi gösterge fiyatlarını varil başına 65 doların altına çekebileceğini öngörüyor. Bazı tahminler ise yıl sonuna kadar fiyatların 55 dolar seviyelerine inebileceğini belirtiyor.
Konferansta Mazhari, 2030 sonrası dönemde düşük karbonlu yakıt ikmalinde önemli bir artış beklendiğini de sözlerine ekledi. Bu öngörü, denizcilik ve enerji sektörlerinde sürdürülebilir yakıt seçeneklerine doğru yaşanan dönüşümü gözler önüne seriyor. Maersk'in kendisi de 2040 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma hedefiyle yeşil metanol gibi alternatif yakıtlara yatırım yaparak filolarını bu yönde dönüştürüyor.
Singapur'un da 2030 yılına kadar yıllık 1 milyon metrik tonun üzerinde düşük karbonlu metanol tedarik etme stratejisi, bu dönüşümün bölgesel bir yansıması olarak öne çıkıyor. Küresel ekonomik büyümenin yavaşlaması, ABD'nin uyguladığı tarifeler ve artan arz gibi faktörler petrol fiyatları üzerindeki baskıyı artırıyor. Bu gelişmeler ışığında, OPEC+'nın üretim artışı kararı, piyasa payını savunma stratejisinin bir parçası olarak değerlendirilirken, uzun vadede fiyatlar üzerindeki etkisi merakla bekleniyor. Bu durum, enerji piyasalarındaki dinamiklerin ve sürdürülebilir yakıtlara geçişin önemini bir kez daha vurguluyor.