ABD Federal Temyiz Mahkemesi, eski Başkan Donald Trump tarafından uygulanan tarifelerin büyük çoğunluğunun yasa dışı olduğuna karar verdi. Mahkeme, Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası'nın (IEEPA) başkana bu tür tarifeleri uygulama yetkisi vermediğini ve bu yetkinin anayasal olarak Kongre'ye ait olduğunu belirtti.
Bu karar, daha önce ABD Uluslararası Ticaret Mahkemesi tarafından verilen bir kararı büyük ölçüde destekler nitelikte. Ticaret açıkları ve diğer konularla ilgili ulusal acil durum iddiasıyla uygulanan tarifelerin, ABD Yüksek Mahkemesi'ne temyiz başvurusu için fırsat tanıyan 14 Ekim 2025'e kadar yürürlükte kalmasına izin verildi. Bu geçici önlem, Trump yönetiminin kararı temyiz etmesine olanak tanıyor.
Eski Başkan Trump, karara sert tepki göstererek mahkemeyi "son derece taraflı" olarak nitelendirdi ve kararın onanması halinde "Ülke için tam bir felaket" olacağını belirtti. Yüksek Mahkeme'nin kararı bozacağına dair güvenini dile getirerek, tarifelerin ulusal güç ve ekonomik refah için bir araç olarak önemini vurguladı.
Yasal süreç, küçük ABD işletmeleri ve 12 Demokrat ağırlıklı eyalet tarafından başlatıldı. Bu gruplar, IEEPA'nın başkana açıkça tarife uygulama yetkisi vermediğini ve Anayasa'nın vergi ve gümrük vergileri uygulama yetkisini Kongre'ye sakladığını savundular. Liberty Justice Center, kararın Amerikan şirketlerini ve tüketicilerini bu yasa dışı tarifelerin yol açtığı zararlardan koruduğunu belirtti.
Bu yargısal karar, uluslararası ticaret politikasıyla ilgili yürütme gücü üzerinde önemli bir denetim anlamına geliyor. Mahkemenin, özellikle IEEPA'nın başkana açıkça tarife uygulama yetkisi vermediği yönündeki bulgusu, acil durumlar sırasında ekonomik işlemleri düzenleme konusundaki yürütme yetkisi ile vergi politikasını belirleme yasama yetkisi arasında kritik bir ayrımı vurguluyor.
Tarihsel olarak, başkanlar yaptırımlar için acil durum yetkilerini kullanmış olsalar da, geniş çaplı tarifelerin doğrudan uygulanması Kongre'nin yetkisi olarak görülmüştür. Temmuz 2025'e kadar toplanan yaklaşık 159 milyar dolarlık tarife tutarının, karar nihai olarak onanırsa geri ödemelere tabi olabileceği belirtiliyor. Bu durum, ulusal güvenlik, dış politika hedefleri ve ekonomik yönetişim alanındaki anayasal güçler ayrılığı arasındaki hassas dengeyi ortaya koyuyor. Yüksek Mahkeme'ye yapılacak temyiz başvurusu, başkanlık yetkisinin gelecekteki ticaret konularındaki manzarasını şekillendirmede kilit rol oynayacaktır.