Amerika Birleşik Devletleri Uzay Kuvvetleri'nin (USSF) Ulusal Güvenlik Uzay Fırlatma (NSSL) programı kapsamında, Birleşik Fırlatma İttifakı'nın (ULA) Vulcan Centaur roketi, 12 Ağustos 2025 tarihinde Florida'daki Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu'ndan USSF-106 görevini başarıyla gerçekleştirdi. Bu fırlatma, Vulcan roketinin ABD Uzay Kuvvetleri için ilk operasyonel görevi olmasının yanı sıra, kritik ulusal güvenlik fırlatmalarında Rus yapımı ana motorlara olan bağımlılığın sona ermesi açısından da büyük önem taşıyor.
Bu tarihi görevde ana yük olarak, Hava Kuvvetleri Araştırma Laboratuvarı (AFRL) tarafından geliştirilen deneysel Navigasyon Teknolojisi Uydusu-3 (NTS-3) yer aldı. NTS-3, bir sonraki nesil GPS uyduları için gelişmiş teknolojileri test etmek üzere tasarlandı. Uydunun en dikkat çekici özelliği, yeni tehditlere ve parazitlere uyum sağlamak için yeniden programlanabilen dijital bir sinyal üreteci içermesi. Önümüzdeki bir yıl boyunca uydu, ABD Küresel Konumlandırma Sistemi'nin (GPS) dayanıklılığını ve güvenilirliğini artırmaya yönelik konum, navigasyon ve zamanlama (PNT) üzerine 100'den fazla deney gerçekleştirecek. Bu testler, karıştırma (jamming) ve aldatma (spoofing) girişimlerine karşı koyacak teknolojilerin geliştirilmesinde önemli bir adım olarak görülüyor. ULA'nın Vulcan Centaur roketi, Blue Origin tarafından geliştirilen ve sıvı metan ile sıvı oksijen (methalox) yakıtıyla çalışan iki adet BE-4 motoruyla güçlendiriliyor. Bu motorlar, önceki nesil roketlerde kullanılan RD-180 motorlarına göre daha verimli bir performans sunuyor. NSSL programı, ABD Savunma Bakanlığı ve istihbarat topluluğu için kritik uydu görevlerini yerine getirirken, aynı zamanda uzay fırlatma maliyetlerini düşürmeyi ve iki bağımsız fırlatma hizmeti sağlayıcısı ile erişimi garanti etmeyi hedefliyor. NTS-3 uydusu, yaklaşık 50 yıldır ABD tarafından konuşlandırılan ilk deneysel konum, navigasyon ve zamanlama (PNT) uydusu olma özelliğini taşıyor. L3Harris Technologies tarafından geliştirilen uydu, elektronik olarak yönlendirilebilen faz dizili anteni sayesinde, uydunun fiziksel olarak hareket etmesine gerek kalmadan sinyalleri Dünya'nın belirli bölgelerine odaklayabiliyor. Ayrıca, uydu üzerinde test edilecek olan CHIMERA sinyal doğrulama protokolü, uydu yörünge verilerini ve uydu ile kullanıcı arasındaki menzil ölçümlerini birleştirerek GPS aldatmalarına karşı güçlü bir koruma sağlamayı amaçlıyor. USSF-106 görevinin başarısı, ULA'nın Vulcan Centaur programı için büyük önem taşıyor ve şirketin gelecekteki ulusal güvenlik ve ticari görevler için güvenilir bir fırlatma ortağı olarak konumunu pekiştiriyor.