SpaceX, 18 Ağustos 2025 tarihinde bu yılın 100. Falcon 9 görevini başarıyla tamamlayarak önemli bir kilometre taşını geride bıraktı. Fırlatma, Kaliforniya'daki Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü'nden saat 12:26'da (EDT) gerçekleşti. Bu görevle birlikte alçak Dünya yörüngesine 24 Starlink uydusu yerleştirildi.
Roketin ilk aşama güçlendiricisi olan ve dokuzuncu uçuşunu tamamlayan B1088, Pasifik Okyanusu'ndaki "Of Course I Still Love You" adlı insansız deniz platformuna başarılı bir iniş yaptı. Bu iniş, şirketin insansız deniz platformlarına yaptığı 145. iniş ve bugüne kadarki toplam 489. güçlendirici inişi oldu. Bu konuşlandırmayla birlikte SpaceX'in Starlink takımyıldızı, aktif uydu sayısını 8.100'ün üzerine çıkardı.
Şirket, 2018'den bu yana toplamda 9.400'den fazla Starlink uydusu fırlatarak küresel geniş bant kapsama alanını genişletme stratejisini sürdürüyor. Bu fırlatma, SpaceX'in 2025 yılındaki 72. Starlink görevi olup, bu yıl yörüngeye yerleştirilen Starlink uydusu sayısını 1.786'ya yükseltti.
SpaceX'in bu hızlı fırlatma temposu, şirketin yeniden kullanılabilirlik teknolojisindeki başarısını ve operasyonel verimliliğini vurguluyor. Şirket, 2025 yılı boyunca toplam 100 fırlatma gerçekleştirerek, bir önceki yılın aynı kilometre taşına ulaşma tarihini (20 Ekim 2024) geride bıraktı. Bu başarı, SpaceX'in uzay endüstrisindeki lider konumunu ve yenilikçi yaklaşımını pekiştiriyor.
Starlink ağının genişlemesi, özellikle kırsal ve yeterince hizmet almayan bölgeler için büyük önem taşıyor. Bu bölgeler, geleneksel internet sağlayıcılarının ulaşamadığı veya yüksek maliyetler nedeniyle hizmet veremediği yerler. Starlink'in uydu kapsama alanı, bu bölgelerin geleneksel altyapı yatırımlarını atlayarak doğrudan yüksek hızlı internete erişimini sağlıyor.
Bu durum, tele-çalışma, işletmeleri çekme ve eğitim kaynaklarına erişimi kolaylaştırarak yerel ekonomileri önemli ölçüde iyileştirme potansiyeli taşıyor. Ayrıca, bu bölgelerdeki gelişmiş bağlantı, sağlık hizmetleri, eğitim ve sosyal kapsayıcılık gibi kritik sorunları ele alıyor. SpaceX'in bu alandaki ilerlemesi, küresel dijital uçurumu kapatma yolunda önemli bir adım olarak görülüyor.