Paris Moda Haftası'nda tanıtılan Lanvin'in 2026 İlkbahar/Yaz koleksiyonu, 1920'lerin dönüştürücü ruhundan ilham alarak markanın asırlık mirasına modern bir yorum getiriyor. Ocak 2025'te kreatif direktör olarak göreve başlayan Sanat Direktörü Peter Copping'in liderliğinde, modaevinin kurucusu Jeanne Lanvin'in vizyonu günümüz estetiğiyle harmanlanarak 60 farklı silüetle sunuldu.
1889 yılında Jeanne Lanvin tarafından kurulan ve hala faaliyet gösteren en eski Fransız modaevi olan Lanvin, başlangıçta bir şapkacı olarak yola çıkmıştı. Vizyoner yaklaşımıyla kısa sürede kadın ve çocuk giyimine yönelen Jeanne Lanvin, özellikle 1920'lerde popülerleşen ve dönemin özgürlükçü ruhunu yansıtan "Robe de Style" tasarımlarıyla moda dünyasında kendine sağlam bir yer edindi. Bu dönem aynı zamanda Art Deco akımının yükselişine de tanıklık etti; Markanın imzası haline gelen ve "Lanvin Mavisi" olarak bilinen özel mavi tonu da, koleksiyonlara derinlik katıyor.
Copping'in SS26 koleksiyonunda bu tarihi zenginlik zarif bir şekilde yeniden yorumlanıyor. Yüksek yakalı ceketler, omuz dekolteli elbiseler ve yeni bir el çantası serisi dikkat çekerken, tasarımların arka detaylarındaki incelik, özellikle ipek bluzlardaki düğme ve fiyonk kullanımları, 14 yıl boyunca Lanvin'de çalışmış olan Alber Elbaz'ın Lanvin'deki etkileyici dönemini anımsatıyor. Elbaz, Lanvin'i küllerinden yeniden doğurarak Paris Moda Haftası'nın zirvesine taşımış, markaya neşe, zarafet ve iyimserlik katmıştı. Onun mirası, Lanvin'in geçmişinden ilham alarak güncel tasarımlar yaratma geleneğini sürdürme potansiyeli taşıyor.
Koleksiyonun atmosferi, Visage'ın "Fade to Grey" parçasının remiksiyle zenginleştirilmiş, bu da dönemin ruhunu daha da vurguluyor. Copping'in vizyonu, Lanvin'in tarihi kodlarını çağdaş bir duyarlılıkla birleştirerek, beklenmedik detaylara ve rafine bir kadınsılığa odaklanıyor. Sanat direktörü, markanın mirasına saygı duyarak, arşivlerden özenle seçtiği unsurları güncel bir bakış açısıyla yeniden yorumluyor. Bu yaklaşım, koleksiyonun hem tarihi bir derinliğe sahip olmasını sağlıyor hem de modern bir şıklık sunuyor.
Peter Copping'in Lanvin'deki bu ikinci koleksiyonu, markanın köklerine olan derin saygısını ve aynı zamanda geleceğe yönelik yenilikçi adımlarını sergiliyor. 1920'lerin zarafetini ve Art Deco estetiğini modern bir lensle yeniden ele alan bu koleksiyon, Lanvin'in zamansız şıklığını ve çağdaş modadaki yerini sağlamlaştırıyor.