Kraliyet İsveç Bilimler Akademisi, 2023 Nobel Fizik Ödülü'nü makroskobik kuantum tünelleme ve bir elektrik devresinde enerji kuantalizasyonu alanlarındaki çığır açan keşifleri nedeniyle John Clarke, Michel H. Devoret ve John M. Martinis'e verdi. Bu prestijli ödül, kuantum olgularının atom altı düzeyin ötesinde, makroskobik sistemlerde nasıl tezahür edebileceğini gösteren öncü deneyleri takdir ediyor.
Ödül alan bu araştırmalar, kuantum bilgisayarlar, kuantum kriptografisi ve ultra hassas sensörler gibi geleceğin teknolojilerinin geliştirilmesinde temel oluşturmuştur. Clarke, Devoret ve Martinis, ödülle birlikte verilecek 11 milyon İsveç kronunu (1 milyondan fazla avro) eşit olarak paylaşacaklar.
1942'de Birleşik Krallık'ın Cambridge kentinde doğan John Clarke, süperiletkenlerin kuantum özelliklerini araştırmaya odaklanmış ve kariyeri boyunca kuantum mekaniğinin makroskobik sistemlerde anlaşılması ve uygulanması için kritik deneyler gerçekleştirmiştir. 1980'lerde Martinis ve Devoret ile birlikte, bir elektrik devresinde kuantum tünelleme ve enerji kuantalizasyonu olgusunu gösteren deneylere öncülük etmiştir. Bu çalışmalar, günümüzdeki kuantum bilgisayarların temelini oluşturan süperiletken kübitlerin geliştirilmesine zemin hazırlamıştır.
Fransa'nın Paris kentinde doğan Michel H. Devoret, Yale Üniversitesi ve Kaliforniya Üniversitesi, Santa Barbara'da profesör olarak görev yapmıştır. Clarke ve Martinis ile yaptığı işbirliği, makroskobik elektrik devrelerinde kuantum tünellemenin gözlemlenmesinde kilit rol oynamıştır. Devoret, Clarke ve Martinis'in çalışmaları, kuantum mekaniğinin makroskobik ölçekte de geçerli olabileceğini kanıtlayarak, klasik ve kuantum fiziği arasındaki sınırı yeniden şekillendirmiştir.
1958 doğumlu John M. Martinis, Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley'den doktorasını almıştır. Süperiletken devrelerin büyük ölçekte kuantum özellikler sergilemesini sağlayan deneysel düzeneklerin inşası ve ince ayarı konusundaki çalışmaları, bu keşiflerin temelini oluşturmuştur. Martinis, Clarke ve Devoret ile birlikte, kuantum bilgisayarların temelini oluşturan kübitlerin geliştirilmesinde önemli rol oynayan süperiletken kübit teknolojisinin önünü açmıştır.
Bu ödül, fiziğin temel araştırmalarının modern teknolojinin ilerlemesindeki önemini vurgulamaktadır. Clarke'ın SQUID'ler (Süperiletken Kuantum Girişim Cihazları) üzerine yaptığı çalışmalar da ultra hassas sensörlerin geliştirilmesinde ve hatta karanlık madde araştırmalarında kullanılmıştır. Bu keşifler, kuantum mekaniğinin sadece atom altı dünyada değil, aynı zamanda günlük hayatımızda kullandığımız teknolojilerde de derin etkileri olduğunu göstermektedir. Bilim insanlarının bu çalışmaları, kuantum bilgisayarlar, kuantum kriptografisi ve kuantum sensörleri gibi alanlarda yeni nesil teknolojilerin geliştirilmesine olanak tanımaktadır. Bu buluşlar, kuantum dünyasının tuhaf özelliklerinin, elle tutulabilir ölçeklerde somutlaştırılabileceğini ve teknolojinin geleceğini şekillendirebileceğini kanıtlamıştır.