NGC 1637 galaksisi, SN2025pht süpernova adayı bulunduğu yerdir. Hubble ve James Webb teleskoplarının gözlemlerinin birleşik bir görüntüsüdür.
Astronomlar, ASAS-SN ve JWST Kullanarak İlk Kırmızı Dev Süpernova Adayını Tespit Etti
Düzenleyen: Uliana S.
Kuzeybatı Üniversitesi'nden araştırmacılar, yaşamını güçlü bir süpernova patlamasıyla sonlandırması beklenen ilk kırmızı dev yıldızı başarıyla tanımladıklarını duyurdu. Bu çığır açan keşif, 8 Ekim 2025 tarihinde yayımlanan *Astrophysical Letters* dergisinde ayrıntılı olarak ele alındı ve astronomide uzun süredir devam eden bir muammaya ışık tutmayı amaçlıyor. SN2025pht olarak adlandırılan bu yıldız, Dünya'dan yaklaşık 39 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan NGC 1637 galaksisinde yer alıyor. Tahminlere göre, bu yıldız önümüzdeki birkaç milyon yıl içinde süpernova olarak patlayacak ve geride ya bir atarca (pulsar) ya da bir kara delik bırakacak.
Bu önemli tespitin gerçekleşmesi, Charles Kilpatrick ve Aswin Suresh tarafından Süpernovaların Tam Otomatik Gözlemi (ASAS-SN) kullanılarak toplanan verilerin titizlikle analiz edilmesi sayesinde mümkün oldu. ASAS-SN sistemi, genellikle yaklaşan bir felaketin habercisi olan yıldız parlaklığındaki ani değişimleri sürekli olarak izlemektedir. Ekip, yıldızın doğasını ve konumunu kesin olarak belirlemek ve kırmızı devden türeyen bir süpernova adayı statüsünü doğrulamak için ayrıca Hubble teleskobunun arşiv verilerinden de yararlandı. Teorik modeller, kırmızı süper devlerin süpernovaların çoğunluğunu oluşturması gerektiğini uzun zamandır öne sürse de, bu tür bir nesnenin doğrudan gözlemlenmesi bugüne kadar zorluğunu koruyordu.
Bu gözlemsel tutarsızlığın, büyük ölçüde gözlem tekniklerinin sınırlamalarından kaynaklandığı düşünülüyordu. Bir yıldız, süpernovaya geçiş aşamasında, görünür ışığını karartan ve spektral izini kızılötesi bölgeye kaydıran toz üretebilir. SN2025pht örneğinde, bu tozun temel olarak karbondan oluştuğu ve yavaş ama güçlü yıldız rüzgarlarıyla dışarı atıldığı belirlendi. ASAS-SN tarafından yapılan ilk tespitin ardından, James Webb Uzay Teleskobu (JWST), SN2025pht üzerinde yoğun kızılötesi radyasyon ortaya çıkaran hedeflenmiş gözlemler gerçekleştirdi. Dr. Kilpatrick, geçmişteki süpernova boyut tahminlerinin yetersiz kalmış olabileceğini, zira Hubble'ın bu tozlu, “kızarmış” nesneleri tam olarak karakterize etmek için yeterli kızılötesi yeteneğe sahip olmadığını öne sürdü.
JWST'nin toz bulutlarını ve kızılötesi cisimleri analiz etme yeteneği, daha önce kaydedilen ölmekte olan yıldızların sınıflandırılmasının yeniden gözden geçirilmesine yol açabilir. Dr. Kilpatrick, JWST arşivleri biriktikçe, bu nadir kırmızı dev süpernova öncüllerinin tespitinin daha rutin hale geleceğinden emin olduğunu belirtti. Ancak, bu tür yıldızların yakalanabilmesi için, önceden Hubble tarafından gözlemlenebilecek nispeten yakın bir mesafede bulunmaları gerektiğini, dolayısıyla JWST'nin önemli veri yığınları oluşturmasının birkaç yıl daha süreceğini vurguladı. Bu keşif, daha önceki gözlemlerle de örtüşmektedir; örneğin, M74 galaksisindeki 2003gd süpernovasında, Hubble ve Gemini teleskopları patlamadan 6–9 ay önce bir kırmızı süper devi kaydetmişti. Bu, soğuk kırmızı süper devlerin Tip II-plato süpernovalarının doğrudan öncüleri olduğu teorisini desteklemiştir. SN2025pht örneğinde olduğu gibi kızılötesi verilerin kullanılması, gözlemlenen ve teorik olarak beklenen öncül kütle arasındaki tutarsızlıkla ilgili olan “kırmızı süper dev sorununu” çözmeye de yardımcı olabilir.
Kaynaklar
Sciences et Avenir
ASAS-SN | aavso
“Assassin” Targets Supernovae in Our Neighborhood of the Universe
Bu konudaki diğer haberlere göz atın:
Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?
Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.
