FAA, Hava Trafiği Yönetmeliğinde 'UAP' Terminolojisine Geçerek Şeffaflık Yolunda Önemli Bir Adım Attı

Amerika Birleşik Devletleri Federal Havacılık İdaresi (FAA), gökyüzündeki açıklanamayan olaylara ilişkin prosedürleri standartlaştırma yolunda kritik bir adım attı. Hava Trafik Kontrolü (ATC) kılavuzunun resmi olarak güncellenmesi kapsamında, uzun süredir kullanılan "Tanımlanamayan Uçan Nesne" (UFO) terimi, kapsamı daha geniş ve nötr bir ifade olan "Tanımlanamayan Anormal Olay" (UAP) ile değiştirildi. Bu terminoloji değişikliği, kurumun bu tür olaylara yaklaşımını yeniden şekillendirerek, konunun ciddiyetini vurgulamaktadır.

FAA Bildirimi N 7110.800 ile resmileşen bu önemli değişiklik, 26 Ekim 2025 tarihinde yürürlüğe girdi ve ABD genelindeki tüm Hava Trafik Organizasyonu (ATO) personelini kapsayacak şekilde genişletildi. Yeni düzenlemeye göre, hava trafik kontrolörleri artık pilotlardan gelen tüm UAP gözlemlerini veya raporlarını sadece bir merak konusu olarak değil, doğrudan uçuş güvenliği ve ulusal güvenlik meseleleri olarak kaydetmekle yükümlü tutuluyor. Raporlama süreci, İç Olaylar Ağı (DEN) aracılığıyla Ulusal Taktik Güvenlik Operasyonları (NTSO) Ağı kapsamında, özel Hava Trafik Güvenlik Koordinatörü (ATSC) ekibi üzerinden titizlikle yürütülecek.

Bu prosedürel dönüşüm, FAA'nın iç yönetmeliklerini federal düzeydeki mevzuatla uyumlu hale getiriyor. Söz konusu federal mevzuat, 2022 yılında kabul edilmiş ve Tüm Alanlarda Anomali Çözüm Ofisi'ni (AARO) kurarak UAP teriminin resmi tanımını yapmıştı. Bu senkronizasyon, kurumsal düzeyde bir ciddiyetin göstergesidir.

Bu girişim, alanda daha fazla netlik ve şeffaflık talep eden aktivist çevrelerden olumlu tepkiler aldı. Eski Donanma pilotu Ryan Graves tarafından kurulan "Amerikalılar Güvenli Uzay İçin" (ASA) adlı kuruluşun temsilcileri, bu revizyonu memnuniyetle karşıladı. ASA'dan Kevin Cortes, bu gelişmeyi "sessiz ama önemli" bir ilerleme olarak nitelendirdi ve UAP raporlarının FAA'nın merkezi güvenlik sistemine başarıyla entegre edilmesini sağladığını belirtti. Bu yeni yaklaşım, dağınık tanıklıkları değerli verilere dönüştürerek, gözlemlerin herhangi bir kınama veya damgalanma riski olmadan belgelenmesine olanak tanıyor. UAP şeffaflığını savunan en büyük topluluk olan ASA, pilotlar tarafından kurulmuş olup, hava sahası farkındalığındaki kritik boşlukları gidermeyi amaçlamaktadır.

Eski terminolojiden UAP'ye kayan bu vurgu, gözlemlenen nesnenin niteliği ne olursa olsun, doğru ve kapsamlı veri toplama ihtiyacına dair derinleşen bir anlayışı yansıtmaktadır. Eğer bu olaylar gelişmiş yabancı teknolojileri veya varlıkları temsil ediyorsa, ulusal güvenlik alanında acil ve uygun bir yanıt gerektirir. Eğer bilinen fiziksel veya bilimsel açıklamaların ötesine geçiyorlarsa, bu durum bilimsel araştırmalar için yüksek bir öncelik teşkil eder.

Havacılık sisteminin genel modernizasyonu bağlamında, 2025 yılına kadar dünyanın en güvenli ve en verimli hava trafik yönetim sistemini oluşturmayı hedefleyen NextGen programı da dahil olmak üzere, UAP raporlamasının resmileştirilmesi, hava sahası bütünlüğünü koruma yolunda atılmış stratejik ve mantıklı bir adımdır. UAP karşılaşmaları hakkında Kongre'ye açıkça konuşan ilk aktif pilot olma unvanını taşıyan Ryan Graves ve ASA, bu alandaki şeffaflığı artırmak amacıyla daha ileri düzenlemeler için lobi faaliyetlerine devam etmektedir. Bu çabaların somut bir örneği olarak, Eylül 2025'te Kongre'ye sunulan "Amerikalılar İçin Güvenli Uzay" yasa tasarısı, hava güvenliğini sağlamlaştırma hedefini taşımaktadır.