Uzay teknolojisinin okyanuslarımızı kurtarmanın şaşırtıcı yolları | Jake Levenson | TEDxFoggyBottom
Yapay Zeka ve Deniz Fillerinin Gizemi: Hareketin Yeni Hassasiyeti
Düzenleyen: Inna Horoshkina One
Modern okyanus bilimleri, birkaç yıl öncesine kadar hayal bile edilemeyecek bir sıçrama gerçekleştiriyor. Geliştirilen yeni bir derin öğrenme modeli olan Temporal Fusion Transformer (TFT), bilim insanlarının deniz canlılarının göçlerini geçmiş izlere dayanarak değil, okyanusun canlı mantığına göre tahmin etmesine olanak tanıdı.
Bu gelişmeyle birlikte, yapay zekanın yalnızca verileri hesaplamakla kalmayıp, aynı zamanda yaşamın hareket ritmini duymaya başladığı ilk kez anlaşılmış oldu.
434 Uydu Takibiyle Gelen Yeni Bir Anlama Biçimi
Araştırmacılar, TFT modelini güney deniz filleri üzerine toplanmış en büyük veri kümesine uyguladılar. Bu küme, 434 hayvanın binlerce saatlik hareket verisini ve milyonlarca sinyali içeriyordu.
Bu kapsamlı uygulamanın sonuçları oldukça çarpıcıydı:
Konum belirlemedeki hata payı yüzde 15 oranında azaldı. Biyo-kayıtçılık standartlarına göre bu, devasa bir ilerlemedir.
Hayvanların muhtemel bulunma alanı 5 kat küçüldü. Model, okyanusu adeta gereken rotaya doğru daralttı.
Göçü etkileyen iki ana faktör net bir şekilde ortaya çıkarıldı: batimetri (deniz tabanı derinliği) ve su sıcaklığı.
Bu bulgular, zooloji uzmanlarının on yıllardır sezgisel olarak hissettiği bir gerçeği doğruluyor: Filler, görünmez bir okyanus haritasını takip edercesine ısı ve derinlik hatları boyunca hareket ediyor. Yapay zeka, bu haritayı ilk kez okumayı başardı.
Bu Neden Sadece Bilim İçin Önemli Değil
Bu teknolojik atılımın önemi, yalnızca temel bilimle sınırlı kalmıyor. Çünkü bu yetenekler sayesinde şunlar mümkün hale geliyor:
Gemi çarpışmalarının önlenmesi,
Balıkçılığın neden olduğu zararın azaltılması,
Binlerce kilometreye uzanan göç rotalarına sahip türlerin korunması.
Ve en önemlisi, okyanus bilimlerinin temel sorunlarından biri olan seyrek ve parçalı verilerle çalışma imkanı doğuyor. Eskiden okyanus büyük ölçüde bilinmez bir alandı; şimdi ise yavaş yavaş detayları belirginleşiyor.
Deniz Fillerinden Gezegen Ekosistemlerine Geçiş
TFT, münferit bir deney olmaktan öte, yapay zekanın yeni bir rol üstlendiği yöneliminin bir parçasıdır. Bu bağlamda yapay zeka:
Deniz akıntılarının gözlemcisi,
İklim değişikliklerinin iz sürücüsü,
Uydu görüntülerindeki çöplerin tespit edicisi,
Okyanus davranışını insanın anlayabileceği bir dile çeviren tercüman oluyor.
Geçmişte on yıllar süren manuel veri işleme süreçlerinin yerini artık sinir ağlarının dakikalık işlemleri alıyor. Eskiden yalnızca izler gördüğümüz yerde, şimdi dinamikleri, motivasyonları ve düzenlilikleri keşfediyoruz.
Gezegenin Sesine Ne Katıldı?
Okyanusların sesi artık daha net duyuluyor. Yapay zeka, doğa gözlemcilerinin yerini almadı; onların yeni bir duyusal organı haline geldi. Gürültü, tesadüf veya kayıp sinyallerin gizlediği şeyleri duymamıza yardımcı oldu.
Gezegen bu sayede şunları kazandı:
Yeni bir hassasiyet düzeyi,
Yeni bir öngörme yeteneği,
Teknolojiler ile canlı sistemler arasında yeni bir uyum.
Ve satır aralarından sızan en sessiz bilgi şudur: Okyanus değişmiyor; değişen biziz ve bu yüzden nihayet onu anlamaya başlıyoruz.
Kaynaklar
Nature
Nature
Nature
Nature
Nature
Nature
Wildlife Computers Inc.
MDPI
UCSC News
Medium
Science Magazine
ResearchGate
Seafood Media Group - Worldnews
ResearchGate
The Fish Site
OUCI
ResearchGate
NOAA Fisheries
ResearchGate
NPAFC
Japan Meteorological Agency
bioRxiv
bioRxiv
bioRxiv
Zenodo
ResearchGate
UVA's Environmental Institute
Live Science
Rutgers-Marine Sciences
Sciety
ResearchGate
PMEL Engineering Development
APL-UW
Gupea
Bu konudaki diğer haberlere göz atın:
Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?
Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.
