Rusya Federasyonu Devlet Duması'nda, Ekim 2025 tarihinde, dijital ekonominin hukuki düzenlemesini aile hukuku alanına entegre etmeyi amaçlayan önemli bir yasa tasarısı süreci başlatıldı. Milletvekili Igor Antropenko tarafından sunulan bu girişim, eşlerin evlilik birliği süresince edindiği kripto paraların resmi olarak ortak mal varlığı olarak tanınmasını ve boşanma durumunda paylaşıma tabi tutulmasını öngörüyor. Bu kritik adım, dijital varlıkların boşanma davalarındaki hukuki belirsizliğini ortadan kaldırmayı hedeflemektedir.
Söz konusu yasal teklifin özü, Rusya Federasyonu Aile Kanunu'nun 34. ve 36. maddelerinde değişiklik yapılmasını içeriyor. Önerilen normlar, evlilik esnasında biriktirilen tüm dijital para birimlerinin ortak mülkiyet olarak kabul edilmesini zorunlu kılıyor. Ancak, evlilik öncesinde edinilen veya miras ya da bağış gibi karşılıksız işlemler yoluyla elde edilen varlıklar, eşlerden birinin kişisel mülkiyeti statüsünü koruyacaktır. Hazırlanan belge, uzman görüşü alınması amacıyla Başbakan Mikhail Mishustin'e ve Rusya Merkez Bankası'na (CB RF) iletildi.
Bu tür bir düzenlemeye duyulan ihtiyaç, Rus kripto pazarındaki kayda değer büyümeden kaynaklanmaktadır. Analitik platformların verilerine göre, Temmuz 2024 ile Haziran 2025 arasındaki dönemde, Rus vatandaşlarının büyük transferler (10 milyon doların üzerinde) segmentindeki işlem hacmi %86 oranında artış göstererek birçok Avrupa ülkesinin rakamlarını geride bıraktı. Rusların 2024 yılının dördüncü çeyreği ile 2025 yılının ilk çeyreğinde gerçekleştirdiği toplam işlem hacmi 7,3 trilyon rubleye ulaştı.
Ayrıca, Rusya Merkez Bankası'nın (CB RF) tahminlerine göre, Mart 2025 itibarıyla Rusların kripto cüzdanlarındaki bakiyeleri 827 milyar ruble seviyesindeydi. Bu denli büyük bir ekonomik hacmin hukuki koruma altına alınması, yasa koyucular için kaçınılmaz bir zorunluluk haline geldi.
Igor Antropenko dahil olmak üzere yasa tasarısını destekleyenler, bu önlemin adaleti sağlayacağını ve vatandaşların haklarını koruyacağını, bunun da Rusya Federasyonu Anayasası'nın 19. maddesinde güvence altına alınan kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olduğunu vurguluyor. Destekçilere göre, net kuralların olmaması, mal kaçırma koşulları yaratarak, mal paylaşımı sırasında diğer tarafın haklarını zedelemektedir. Bu yasal hamle aynı zamanda uluslararası eğilimlerle de örtüşmektedir; örneğin, Güney Kore, Ekim 2024'te kripto parayı paylaşıma tabi varlıklar listesine dahil etme kararı almıştı.
Mal paylaşımı meselesine paralel olarak, düzenleyici kurumlar dijital finansın düzenlenmesi çalışmalarına devam ediyor. Sistemin, yaklaşık 140.000 kadar henüz düzenlenmemiş madencilik operasyonunu içeren finansal akışları düzene sokmayı amaçladığı belirtiliyor. Öte yandan, varlık paylaşımı tartışmalarıyla eş zamanlı olarak, düzenleyiciler 2026 yılından itibaren kripto para ödemelerine yönelik sorumluluğu sıkılaştırmak için çalışıyor. Bu durum, bir yandan yatırım amaçlı yasallaştırma yolunu açarken, diğer yandan gölge ödeme aracı olarak kullanımının önüne geçilmesi arasındaki ikili yaklaşımı yansıtmaktadır.