Honda, Tokuyama ve Mitsubishi İşbirliğiyle Sürdürülebilir Veri Merkezi Projesi
Honda Motor Co., Ltd., Tokuyama Corporation ve Mitsubishi Corporation, yan ürün hidrojen ve sabit yakıt hücrelerini kullanarak bir veri merkezini işletmek üzere ortak bir gösteri projesi başlattı. Projenin açılış töreni, 1 Ağustos 2025 tarihinde Japonya'nın Yamaguchi Eyaleti, Shunan Şehrinde gerçekleştirildi.
Bu işbirliği, Honda tarafından geliştirilen ve yakıt hücreli elektrikli araçlardan (FCEV'ler) geri kazanılan yakıt hücrelerini yeniden kullanmayı amaçlayan sabit bir yakıt hücresi (FC) enerji istasyonunu kullanıyor. Tokuyama'nın tuzlu su elektroliz işinden elde edilen yan ürün hidrojen, elektrik üretmek ve Mitsubishi Corporation (MC) tarafından işletilen dağıtılmış bir veri merkezine elektrik sağlamak için kullanılıyor.
Projenin Amaçları ve Beklentileri
Proje, Haziran 2023'te Yeni Enerji ve Endüstriyel Teknoloji Geliştirme Organizasyonu (NEDO) tarafından kabul edildi. Bu proje ile şirketler, otomotiv FC sistemlerinin sabit FC enerji istasyonu uygulamaları için yeniden kullanım potansiyelini araştırmayı ve aşağıdaki konularda katkı sağlamayı hedefliyor:
Sabit FC enerji istasyonlarını kuracak ve işletecek müşteriler üzerindeki ekonomik yükün azaltılması
Gelecekte daha geniş bir şekilde benimsenmesi beklenen FC sistemlerinin etkin kullanımı yoluyla elektrik enerjisinin dekarbonizasyonu
Gösteri projesi kapsamında, yedek güç, şebekeden bağımsız çalışma, tepe tıraşlama ve şebeke dengeleme gibi çeşitli güç konfigürasyonları test edilecek. Proje, Ağustos 2025'ten Mart 2026'ya kadar sürecek.
Veri Merkezlerinin Artan Enerji Talebi
Yapay zeka ve otonom sürüş gibi büyük hacimli veri işleme gerektiren teknolojilerin ilerlemesiyle birlikte, veri merkezleri için güç talebinin uzun vadede daha da artması bekleniyor. Bu proje, yan ürün hidrojen ve ikinci ömür yakıt hücrelerinin kullanılmasıyla bazı veri merkezlerinin nasıl dekarbonize edilebileceğini göstermeyi amaçlıyor.
Honda'nın yeni nesil yakıt hücresi modüllerinin 2026'da üretime girmesi ve 3 MW'a kadar ölçeklenebilir güç sistemleri sunmasıyla, bu proje enerji sektöründe önemli bir değişimin yapı taşlarını oluşturabilir.