Tesla'nın çalışma ortamı, çalışanların minimum eğitimle yüksek sorumluluk rollere itildiği, talepkar doğasıyla bilinir. Eski çalışan Gene Berdichevsky gibi kişilerin tanımladığı bu 'ya yüz ya da bat' yaklaşımı, hızlı problem çözme ve kararlı eylem kültürünü teşvik eder.
Mükemmellikten ziyade hıza verilen önem, Tesla'nın felsefesinin temel bir ilkesidir. Çalışanların, hesaplanmış riskler almak anlamına gelse bile, hızlı bir şekilde işlevsel çözümler sunmaları beklenir. Chris Walti'nin de belirttiği gibi, bu hızlı tempolu ortam, daha geleneksel kurumsal yapılardan önemli ölçüde farklıdır.
Elon Musk'ın liderlik tarzı, birçok kişi için ilham verici olmakla birlikte, aynı zamanda yüksek beklentiler ve başarısızlığa karşı sıfır tolerans politikası ile de karakterizedir. Kristen Kavanaugh dahil olmak üzere eski çalışanlar, şirket içinde performans ve bağlılığın sürekli olarak mercek altında tutulduğu bir 'korku kültürü' tanımlamışlardır.
Yoğun basınca rağmen, Tesla girişimciler için bir fırlatma rampası haline geldi. Talepkar çalışma ortamı, problem çözme becerilerini ve inovasyon için amansız bir dürtüyü geliştirerek, birçok eski çalışanın 'Tesla Mafyası' olarak anılan başarılı girişimler başlatmasına yol açtı.