Yapılandırılmamış Oyunun Gücü: Çocuk Gelişimi İçin Eğitimi Yeniden Düşünmek

Düzenleyen: Olga Samsonova

Çocuklar genellikle yeteneklerine uygun zorluklar ararlar, örneğin bir kaydırağın merdivenlerini kullanmak yerine tırmanmayı tercih etmeleri gibi. Bu davranış, çocuk gelişiminde özgün oyunun önemini vurgular. Çocukların yetişkin müdahalesi olmadan nasıl, ne zaman ve ne oynayacaklarına karar verdikleri yapılandırılmamış oyun, öğrenmenin önemli bir itici gücüdür.

Bu tür oyun, planlama, öz-düzenleme ve sürekli dikkat dahil olmak üzere yürütücü işlevleri geliştirir. Bu beceriler, akademik başarı ve genel bireysel gelişim için çok önemlidir. Tersine, teknoloji etkinlikleri dikte ettiğinde, çocuklar pasifleşir, dikkatlerini parçalar ve öğrenmeleri üzerindeki kontrolü kaybederler.

Eğitim, bilginin, sanatın ve oyunun içsel değerine öncelik vermelidir. Rota ezberleme ve hiyerarşik otoriteye odaklanan geleneksel, davranışçı model, genellikle motivasyonu düşük öğrencilere yol açar. OECD gibi kuruluşlar tarafından desteklenen eğitimsel sinirbilimdeki son gelişmeler, 'daha fazlası daha iyidir' yaklaşımının bir yanılgı olduğunu göstermektedir.

Yedi yaşına kadar örgün eğitimi erteleyen ve oyuna önem veren Finlandiya gibi ülkeler, PISA raporunda sürekli olarak yüksek sonuçlar elde etmektedir. Öğrenme, bir çocuğun gerçek ilgisinden kaynaklanmalı, motivasyonu, yaratıcılığı ve yeniliği teşvik etmelidir. Yapılandırılmamış oyunu benimseyerek ve bir çocuğun doğal gelişimine saygı duyarak, çok yönlü, yetenekli ve gerçekten eğitimli bireyler yetiştirebiliriz.

Kaynaklar

  • Web del Maestro CMF

Bir hata veya yanlışlık buldunuz mu?

Yorumlarınızı en kısa sürede değerlendireceğiz.